.

12 Kasım 2013 Salı

Kariyer Tavsiyeleri - Suçlu Bulundu : İnsan Kaynakları.....




Bu yazımda  öncelikli olarak  sizlerle geçtiğimiz günlerde , yeni mezun bir şirkette işbaşı yapan bir arkadaşımızın benimle olan diyaloğunu aktarmak  istiyorum.

Konuşma aynen şöyle geçiyor:
Siz de bir bir IK cısınız ama  kusura bakmayın IK cılardan hiç hoşlanmıyorum, ne iş yaparlar neye yararlar anlamıyorum.
GŞ.   Ne oldu, sizi böyle düşündüren nedir ?
Şu an bir şirketin Muhasebe Departmanında  çalışıyorum (Türkiye nin önde gelen firmalarından biri)  İşimden  nefret ediyorum. Kaç kez IK ya giderek başka departmana geçmek istediğimi söyledim, hiçkimse ilgilenmedi bile, bu şirketten de nefret ediyorum.(Kişi İşletme Yüksek Lisansını bitirmiş)
GŞ.  Peki bu şirkete başlayalı ne kadar oldu ?
6 ay
GŞ.  Size işe alımda hangi departmanda çalışacağınız, hangi işleri yapacağınız söylenmedi mi? Size tanımlanan işle şu an yaptığınız iş farklı mı?
Muhasebede çalışacağım ve ne iş yapacağım aynen söylendi,  bir farklılık yok.
GŞ. Peki bu işi yapmak istemiyorsanız, başlangıçta neden bu  işi kabul ettiniz?
Sizin  Türkiye deki  işsizlikten  haberiniz yok sanırım.
GŞ. Daha sonra başka departmana geçerim diye mi  düşündünüz?
Evet
GŞ. Bu düşüncenizi  işe alımda  İnsan Kaynakları ile paylaştınız mı?

Tabi ki hayır

GŞ. Öncelikle  Türkiye deki   işsizlikten tabii ki  haberim var, Türkiye deki işsizlikten IK mı sorumlu ? IK organizasyonun ihtiyacına göre uygun adayı temin ederek işe alımını yapar, sonrasında da tabii ki çalışanın performansını, gelişimini  takip eder, sıkıntılarına çözüm yolları bulmaya çalışır. Fakat herkes “şirkete gireyim bir süre sonra nasılsa departmanımı  değiştiririm” mantığı ile başlarsa  organizasyonun  ihtiyaçları ne olacak?Sonraki  süreçlerde belki başka departmanlar için de  değerlendirilebilirsiniz fakat siz bu işe  başlayalı daha 6 ay olmuş. Bu arada IK nın hatası belki şu : Siz, bu işten kişisel anlamda mutlu olur musunuz, sizin  beklentileriniz neler bunu iyi açamamış, iyi saptayamamış diyebilirim.

Bu konuşma size pek yabancı gelmedi, belki  değişik  versiyonları ile  işhayatında birkaç kez  karşılaştınız, sıkça duydunuz.Yaptığı işi sevmeyen, başka yere de kıpırdayamayıp  mutsuz çalışanlar. Sorun ve çözümü uzaklarda değilken,   kaynağına inilememiş   çözümlenememiş, kişiye artık ızdırap vermeye başlamış.
Türkiye de  meslek  seçiminin  kişilerin yeteneklerine   göre değil de sözel veya sayısal başarı puanlarına göre yapıldığını, sayısalda iyi olan bir öğrencinin sözel  yeteneği de olsa puanı  boşa gitmesin diye  sayısal yerlerİ tercih ettiğini, ya da puanı nereye yetiyorsa o üniversite ve bölüme gidildiğini, sonrasındaysa “boşuna” okudum söylemlerine ya da gayet yüksek puanlı  bir üniversite veya bölüm okuyup da o meslekte zoraki çalışıp çok da başarılı olamayan çalışanlara  alışığız diyebilirim.

Yeteneğinizin ve   kişiliğinizin o işle uyması,  sizi  işinizde kendinizi  güvende hissettirecek   sonrasındaysa mutluluk hissi  yaratacaktır.Bu durumda başarıysa  kaçınılmaz sonuçtur.

Benim bu diyaloga ilişkin olarak yeni mezun gençlere tavsiyem şu : Hangi alanda çalışmak istiyorsunuz,  hangi alanda kariyer yapmak istiyorsunuz bunu iyi saptayarak iş hayatına başlarsanız  çok daha mutlu ve başarılı olursunuz. İşsizlik var hangi alanda olursa işbaşı yapayım zihniyeti ile başladığınız bir iş zamanla sizi mutsuz edecek ve işsiz  kalmayayım derken birkaç ay sonra  yine işsiz kalabileceğinizi unutmamalısınız.Kariyer hedefini zi  belirleyerek, hedefe yönelik olarak kendinizi geliştirir, bu yönde mesleki derneklere üye olup takip ederek bu alanda ısrarla çalışma istemi ile iş başvurularınızı yaparsanız, süreç biraz uzasa da  sonuç sizin için çok daha iyi olacaktır.

Kariyer yönetimi, öncelikli olarak kişinin kendini tanıması, ne istediğinin farkındalığı ile başlar, unutmayalım ki  kariyerinizden öncelikli olarak kendiniz sorumlusunuz ...


2 yorum:

  1. Gulcin hanim Merhaba, paylaşiminizi pür dikkat bir soluk ta okudum cunku gercekten reel sektörde i kaynakları departmanlarını ne iş yaptığını ne dusundügünü psikolojisini 11 yıldır aktif çalışma hayatında olan biri olarak çözebilmis deilim siz ne derseniz deyin ne kadar kariyer portalı süslü puslu cümlelerde kursaniz i kaynakları bu ülkede işlemiyor yada işliyor sadece ne kadar dogru tartisilir örnek vermissiniz kişisel yaşadığınız bir olayı iki paraGraf sonra i kaynakları uzmanı bazı noktaları açamamis diyorsunuz hangi konuyu acabiliyorlar ki zaten 10 yıllık sektör tecrübenle mulakata girersiniz uni den daha yeni mezun olmuş toyluktan yeni çıkmış yapmacık tavırlar eşliğinde samimiyetsiZ bir gülüş ile karsilanirsin aynı klişe sorular " yerimizi kolay bulabildinizmi" bla bla bla görüşmeye geçilir tabi karsinizdaki ego tavan yapmış bir vaziyette ben seçilmem secerim edalari onada eyvallah bilgi deneyiminizden bahsetmeye basladiniz anda karşı tarafın gardı düşücek bilinen gercek buda bizim ikaciligimiZ olsun çünkü işi ondan daha iyi biliyorsun görüşmeyi yönlendirmesi için sorularla es verirsin karşı tarafa ama o çoktan akşam arama motorundan öğrendiği insan piskolojişi adlı filmi çoktan dvd ye koymuştur benimle sıkı tokalastimi göz teması kurdumu vücut dili nasildi ses tonu alcak bacak bacak üstüne sağ tarafa attı saçma sapan şeylerin peşine düşmüştür bu dediklerimi yeni mezun olmayıp çok yapan insan kaynaklarıda var sanırsın silikon vadisinde calisicaksin elbette sorgulayacaksin posizyonun gerekliliklerini yerine getirebilecekmi liderlik vasıfları kurum kültürü hirlimidir hirsizmidir ama bu şekilde mi olur yha sizle iki gün boyunca yazarım bu konu hakkında nice nice örnekler ile ama gerçekten demez böyle gelmiş böyle gider

    YanıtlaSil
  2. Hocam bu ulkede kariyer plani "hamili kart yakinimdir"

    YanıtlaSil

Katkınız için teşekkür ederiz