SecretCV
nin İzmir Türkan Saylan Kültür Merkezi’nde
organize ettiği “Cafe De Munto-Bir girişimcilik Hikayesi” organizasyonuna
katıldım. Organizasyon duyurusunda sanırı beni çeken kelimeler: “Girişimcilik Hikayesi” . Uzun
yıllar bir şirkette çalışan bir kişi olarak Girişimcilik Hikayeleri hep
dikkatimi çekmiştir. Girişimcilik ruhunun çok farklı bir vizyon olduğunu düşünürüm.
Neyse
Cafe De Munto bakın kendi hikayesini nasıl özetliyor :
2004
yılında Murat ve Yekta’nın sırt çantası ile yaptıkları Dünya gezilerinden
edindikleri tecrübeleri paylaşmak için açtıkları kafe daha sonra diğer seyehat
gönüllülerinin verdikleri desteklerle hızla büyüdü. Geçen 8 yıl zarfında 180
personelimizi dünya gezilerine çıkardık, 500′e yakın gezgine maddi destek
verdik, yolu Eskişehir’e düşen binlerce yerli yabancı turiste konaklama ve
rehberlik desteği verip ağırladık.
8
yılda 94 ülkeye yaptığımız gezilerde gördüğümüz değişik yemek, eğlence,
işletmecilik kültürlerini Eskişehir’e taşıdık. Kafe ve restorant
işletmeciliğinde bir çok konuda Türkiye’ye ilkleri getirip öncülük yaptık. Bu
yeniliklerin çoğu hem müşteriler hem de medya tarafından çok büyük destek aldı.
Bu yolda ortağımız olan Baran ve Candaş’ın da katılması ile 4 sırt çantalı
gezginin belki bir köy enstitüsü mantığı ile başlayan yolculuğu büyümeye ve
dünyaya açılmaya doğru gidiyor.
Cafe De Munto nun hikayesi aslında gezgincilikten
geliyor. Gezgin Ruh bir girişimcilik
hikayesi yaratmış diyebilirim. Murat
Fıçıcılar Eskişehir doğumlu. Bogaziçi Üniversitesi Matematik Öğretmenliği mezunu. Bir süre
Eskişehir de Matematik Öğretmenliği yaptıktan sonra Gezgin Ruhu bir şekilde
devreye giriyor ve öğretmenliği bırakarak otostopla Türkiye’ yi gezmeye
başlıyor. Gezgincilik hayali kız arkadaşı Yekta'nın hayalleri ile de kesişince evleniyorlar ve birlikte seyahayat
etmeye başlıyorlar. Ardı adına seyahat
edilen ülkeler. Seyahat güzel ama bu seyahatler için tabii ki finans da
gerekli. Eskişehir de bu finansı elde etmek adına bir Cafe açıyor ve seyahat
ettiği yerlerin fotoğraf ve görüntülerini Cafe de gençlerle paylaşıyorlar. Seyahat
görüntüleri gençler tarafından o kadar çok ilgi görüyor ki onlarla birlikte
seyahat etmek isteyen gençler günden güne artıyor.Murat Öğretmen “seyahat etmek bir kültür ve bunun için çok
para da gerekmiyor” , “başka yerleri merak etmeyi, keşfetmeyi yaşanması gereken
bir deneyim” olarak tanımlıyor ve ekliyor “bu insanın kendisi olma yolunda
önemli bir adım, özgür değilseniz hiçbir zaman kendiniz olamazsınız” . Zamanla Eskişehir
de başlayan Cafe, Ankara ve İzmir e yayılarak devam etmiş.Bugüne kadar gezdikleri ülke sayısı : 116
Bu
konuşmaların bir IK cı olarak bende hangi soru işaretlerini yarattığını ve
bunları sormak için sabırsızlandığımı tahmin ediyorsunuzdur.
GŞ Özgür olmak ve kendiniz olmak dediniz, ya
korkularınız? Türkiye de mesleğim olsun ilerisi için biraz para kazanayım gibi
gelecek korkuları ile büyüyoruz, bu korkularımızdan sıyrılmaya başlamaksa min.
40 yaşlarında başlıyor. Siz korkularınızla nasıl baş ettiniz ya da finansal
anlamda rahat mı büyüdünüz?
MF.
Finansal anlamda rahat büyümedim, memur kökenli bir aileden geliyorum. Ait olduğum
neslin tek yaptığı, ailemizin ve sosyal çevremizin olmamızı istediği kişi
haline dönüşmek. Kendi olmayan hiçbirşey olamaz.Biraz cesaret.
GŞ.
Gezgin bir ruh ve Matematik
Öğretmenliği. Boğaziçi Üniversitesi Matematik Öğretmenliği alanında eğitim
görmüşsünüz. İsteyerek mi bu mesleği seçtiniz yoksa Türkiye de klasiktir ÖSYM sınav
puanında cevapladığınız doğru soru sayısına göre mi bir yerleştirmeydi?
MF. Boğaziçi Üniversitesi hedefimdi, 2 soruya
cevap vermesem ya da hatalı versem bir alttaki bölümü tutturacaktım. Bununla birlikte
Matematik Eğitimi görmemin hayatımda çok faydasını gördüm, Matematik her yerde.
GŞ.
Seyahatler için çok da para
gerekmediğinden, Host kültürü (Hostel, öğrencilerin ucuza konaklayabilmesi için
öğrenci yurtlarına benzer bir sistemle çalışan pansiyonlardır. Fiyatlarının
uygunluğu yüzünden gezginlerin
tercihidir. Odalar 10-15 kişilik olabilir) ile seyahat etmekten bahsediyorsunuz, Host
kültürüyle gezmekle bile olsa örnek olarak Londra da fiyatlar yine de çok
pahalı.
MF. Biz uçak biletlerimizi vs. kendimiz ucuz
satın alıyoruz, Work&Travel ile almıyoruz.Bunun için başta çok da
eleştirildik. Ama zaten biz Avrupa ülkelerine gitmiyoruz Asya ve Afrika
ülkelerine seyahat ediyoruz.Bunun nedeni;
Asya ve Afrika’nın hala doğal olması, bu
doğallığı kaçırmak istemiyoruz.Oralar Avrupa ülkeleri gibi değil, doğallık var
insanlar hala konuksever ve yakın. Ayrıca o ülkeler sayesinde kaos çözümü
konusunda bayağı yol aldık.Bazen öyle oluyor ki, o ülkenin kendine özgü
yemekleri vs. derken elimizdeki bütçemizin %60 ını bir günde harcıyoruz, diğer günlerse
%40 ile idare ediyoruz.
GŞ. Birçok ülke gezdiniz, kendinizi ruhen ait hissettiğiniz bir ülke oldu mu?
MF.
Kuzey Kore yi çok çok sevdim, mutlaka
görülmesi ve tecrübe edilmesi gereken bir yer.Antartika kıtasına henüz gidemedik, yakın zamanda oralara da
gideceğiz.
Cafe
De Munto nun hikayesinin aklımda uçuşturduğu kelimeler : Vizyon,
Farkındalık, Cesaret, kendini bulma
Hergün
aynı yolu yürüyen insanlar, yavaş yavaş ölürler-Pablo NERUDO
Cesaret edenler sizin hayal ettiginiz hayati yasarlar....
YanıtlaSil